İzmir Körfezi’nde Kirlilik Alarmı
İZMİR Körfezi’nde kötü koku ve çevre kirliliği gidermek için tarama gemisi ile yapılan çalışmaların yetersiz olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan Yaşar, “İzmir Körfezi derya, devasa bir deniz, akvaryum değil. Akvaryum ile körfezi karıştırıyorlar. Çözüm çok basit; fabrika arıtmaları çalıştırılmalı” dedi.
İzmir Körfezi’nde kötü koku ve çevre kirliliği sürerken, Bayraklı ilçesi Turan Sahili’nde de ölü balıklar görüldü. Kötü koku kent merkezinde yoğun şekilde hissedilirken, körfezde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait tarama gemisi ile su çekilip püskürtülerek denizdeki oksijen miktarı artırılmaya çalışılıyor. Tarama gemisiyle körfezde oksijen miktarının artırılmasının mümkün olmadığına dikkati çeken Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, “İzmir Körfezi derya, devasa bir deniz, akvaryum değil. Akvaryum ile körfezi karıştırıyorlar” dedi.
‘HİÇBİR FABRİKA ARITMASINI ÇALIŞTIRMIYOR’
İzmir Körfezi’nin tüm zamanların en kirli dönemini yaşadığını söyleyen Prof. Dr. Yaşar, “Eskiden yalnızca iç körfezde sorun çıkardı. Ancak son 7-8 yıldır Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi ve Narlıdere Güneybatı İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’nde yaşanan yetersizlik ve sorunlar nedeniyle dış körfez de kirlenmeye başladı. Hiçbir fabrika arıtmasını çalıştırmıyor, bu nedenle iç körfeze derelerden müthiş bir kirlilik geliyor. Kirlilik önce fabrikalar nedeniyle başladı, sonra yavaş yavaş arıtma tesisleri yetersiz kalmaya başladı. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’ne 4’üncü faz bir türlü yapılmadı, yapılmayınca bu sefer baypaslar başladı. Kirli su doğrudan denize bırakıldı. Kirliliğin ana nedeni, iç körfeze derelerden dökülen arıtılmayan fabrika atıkları. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi ve Narlıdere Güneybatı İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi de üzerine tuz biber oldu. Belediye 7/24 fabrika çıkışlarından örnek alıp analiz yapmalı, fazla çıktığı zamanda il çevre müdürlüğüne bildirmeli” diye konuştu.
‘KÖRFEZ 1 YILDA MAVİLEŞTİ’
“Çözüm çok basit; fabrika arıtmaları çalıştırılmalı” diyen Prof. Dr. Yaşar, “Bu sorunu daha önce de yaşadık. 2002 yılında körfez müthiş kirliydi, iç körfez simsiyahtı. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi ve Narlıdere Güneybatı İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi yapıldı. Tüm fabrikalar da arıtma tesislerini çalıştırdı. Körfez 1 yılda mavileşti. 2002 yılında artımalar yapılınca körfezin ne kadar hızlı bir şekilde iyileştiğini gördük. 2003 yılında Melez’de piknik yapılmaya başlandı. Bunlar yapıldığında körfez yine 1 yıla kadar temizlenir” dedi. Prof. Dr. Yaşar, “Fabrikalar atıklarını dökmeye, arıtma tesisleri yetersizliğe devam ediyor. Çünkü cezalar yeterli değil. Fabrikalar çok büyük enerji parası vereceğine, kirli suyu arıtmadan dökmeyi tercih ediyorlar. Fabrikaların elektrik enerjisi sübvanse edilip, arıtmayı çalıştırma şartı koyulmalı. Çalıştırmayana da ceza kesmeyin, kapatın” diye konuştu.